Abdulkâdir Geylânî (Kuddise Sirruhû)nun Mağara Kapısında Gördüğü Salevat


Şeyh Ahmed Direbi (Rahimehullah)ın beyanına göre; Abdülkadir el-Geylani (Rahimehullah) seyahatlerinden birinde bir salatı bir mağaranın ka­pısına nakşedilmiş olarak bulur ve onun elli bin salata denk olduğunu görür.

Daha sonra mana aleminde Rasulüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)i gördüğünde bunu sorun­ca, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
"O yetmiş bin salata mukabildir" buyurur. (Nebhani Sa 'adetü 'd-dareyn. sh:255. 256,· Ahmed Direbi, Mücerrehat, sh:31)


Arapça Okunuşu:



Türkçe Okunuşu:


Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin-nebiyyil-ümmiyyil-quraşiyyi bahri envârik, ve ma'dini esrârik, ve ayni inâyetik, ve lisâni huccetik, ve hayri halqike ve ehabbil halgi ileyke abdike ve nebiyyikellezî hatemte bihil enbiyâe vel mürselîn, ve alâ âlihî ve sahbihî ve sellim. Subhâne rabbike rabbil ızzeti ammâ yesıfûn. Ve selâmun alel mürselîn. Velhamdülillâhi rabbil âlemîn.


Türkçe Manası:


Ey Allahım Nurlarının denizi, sırlarının madeni, inayetinin ta kendisi, hüccetini lisanı, yaratıklarının en hayırlısı ve nezdinde en sevgi­lisi olan, kendisiyle nebiler ve rasülleri hitama erdiğin kulun ve peygaınberin, Efendimiz Kureyşli Nebiyy-i Ummi Muhammed'e, Ehl-i Beyt'ine ve sahabesine çokça salat-ü selam eyle! (Müşriklerin) vasf (niteleme ve hakkında uygunsuz konuşma)larından, izzet sahibi Rab­bine tenzih olsun! Gönderilenlere selam olsun! Alemlerin Rabbine hamd olsun.

Yorum Gönder

YORUM YAP

Daha yeni Daha eski

Facebook